TEMEL İNANÇLAR KENDİNİ GERÇEKLEŞTİREN KEHANETLERDİR - Nilufer.ist
15830
post-template-default,single,single-post,postid-15830,single-format-standard,ajax_fade,page_not_loaded,,qode-theme-ver-7.7,wpb-js-composer js-comp-ver-4.7.4,vc_responsive
 

TEMEL İNANÇLAR KENDİNİ GERÇEKLEŞTİREN KEHANETLERDİR

16 Oca TEMEL İNANÇLAR KENDİNİ GERÇEKLEŞTİREN KEHANETLERDİR

Neden bazen en ufak şeyler bile bizi bir anda tetikleyerek darmaduman eder

veya ufacık sorunları devasa hala getiririz?

Zihnimizde fısıldayan bazı ‘kalıp düşünceler’in bizi esir alarak kukla gibi yönettiğini biliriz ama bu durumla nasıl başa çıkacağımızı bilemeyiz.

Zihinsel engellerimizi ve duygusal tetiklenme kalıplarımızı tanımak, bize zarar veren alışkanlıklarımızı değiştirmek, yüreğimizi ve ilişkilerimizi iyileştirmek için öncelikle zihnimizin haritasına ihtiyacımız var.

İşte Tara Bennett Goleman alışkanlık değiştirmenin nörobilimini, bilişsel psikolojideki son gelişmeleri, Doğu felsefesinin kadim bilgeliğini ve deneyimlerini harmanladığı Zihinle Fısıldaşmalar adlı kitabında bu haritayı oluşturmamızı sağlayacak bilgiler ile yolumuza ışık tutmaya çalışıyor.

Hani sosyal medyada son yıllarda bolca rastladığımız fakat sadece zaman doldurmak amaçlı üzerinde düşünmeden okuduğumuz felsefik hikayeler ve sözler vardır ya, ki bu hikayeyi de mutlaka okumuşsunuzdur. (Siz de haklısınız bu konuda tam bir enflasyon yaşanıyorJ)

Hani şu dedenin torununa iki kurdun kendi kalbindeki çatışmasını anlattığı bir Amerikan Yerli hikayesi vardır. Kurtlardan biri intikamcı ve kaba, öteki ise sevgi ve şafkat doludur.

Torun sorar: ‘Hangi kurt kazanacak?’

Dede yanıtlar: ‘Ben hangisini beslersem.’

Özünde konumuzu özetleyen müthiş derin bir hikaye aslında ama durup sindirerek okumak ve derinlemesine düşünmek gerektiriyor ki günümüzde insanlar tam tersine düşünmemeye teşvik ediliyor!

Hayat yolunda her an çatallar ortaya çıkar. Kimi karmaşaya, ayrılığa ve dolambaçlı yollara gider; kimi de berraklığa, bağlantıya ve zihinsel özgürlüğe. Zihinlerle fısıldaştığımızda, tercih bizimdir.

Öğrenmemiz gereken ‘farkındalıklı alışkanlık değiştirme’ dir.

Tıpkı kafamızda başka düşünceler olduğu olduğu halde araba kullanırken şerit değiştirmemiz gerektiğinde bunu neredeyse otomatik olarak ve başarı ile yapabilmemizin temelinde yatan sürekli tekrarlanan alışkanlık olan hareketeler için beynin daha az enerji harcamak adına yani beynin tasarrufa giderek düşünmeden otomatik yapılan hareketlere yönelmesidir.

İşte tam da yapmamız gereken otomatik hareketler ile değil zihinsel farkındalıkla yapılan hareketlerle olumsuz modlardan olumlu modlara geçmektir.

Japonca da bir kelime var: Mitate, şeyleri yeniden algılamak, yeni bir ışık altında bakmak anlamına geliyor. İşte her şeye bu gözle bakabilirsek hem göremediğimiz kaçırdığımız nüansları görebilecek hemde bilinçli bir zihinle seçimlerimizi daha iyi yapabileceğiz.

Doğu kültüründe aydınlanmanın simgesi olan NİLÜFER çiçeği yapraklarındaki özellikler sayesinde suyu ve kiri tutmadan çamurlu sulardan göğe doğru dimdik yükselir. Tıpkı Nilüfer çiçeği gibi biz insanlarda içsel yaşamımıza yük olan dışsal acılardan ve zorluklardan çıkıp yükselebiliriz. Aynı Nilüfer çiçeğinin yapraklarındaki oluşum gibi zihnimizde de sakin ve berrak bir alan yaratıp farkındalığımızı buraya yönelterek yepyeni bir ben yaratabiliriz.

Bir de unutmadan lütfen Mod ile Mood’u birbirine karıştırmayalım. Mod, deneyimimizin dokusunu düzenler ve belirlerken mood yani ruh hali bu dokunun yalnızca bir ipliğine rengini verendir. Unutmayalım !

Daha fazla detay için lütfen Tara Bennett Goleman ‘Zihinle Fısıldaşmalar’ı okuyun.

Zihinle fısıldaşmalar

 

 

Yorum Yapılmamış

Yorum yap
CAPTCHA

*

Başa Dön